Asit yağmuru bahçeciliği zorlaştırır. Ancak genel olarak asit yağmurları dünyayı kirletir ve yeryüzünü yerleşime elverişsiz hale getirir. Arazinin hayvan ve bitki örtüsü için yaşanabilir olması için mineral ve asit üreten parçacıkların oranı dengelenmelidir. Yağmur çok fazla asit içerdiğinde, doğanın bu dengesini engeller ve insan ve hayvan tüketimi için gıda ile ilgili sorunlar yaratır. Bunun bilgisi ve muhtemelen tanıtımı ancak sanayi devriminden sonra başladı. O zamana kadar, asit o kadar küçük niteliklerdeydi ki, çevredeki doğal dünyaya kolayca emiliyordu. Asit yağmurunun tehlikelerinden birkaçı, ekinlerinizin bozulmasına, otomobilinizin paslanmasına ve dış cephe boyanızın soyulmasına neden olabilmesidir. Bunlar hafif ve çok endişe verici değil.
Asit yağmurları ormanları öldürür ve göllerdeki ve akarsulardaki balıkların ölmesine neden olur. Bu nasıl oluyor? Asit yağmuru, fosil yakıtların yanması sonucu asit salınımına neden olur. Evet, kömürün şöminede yakılması sırasında ortaya çıkan duman bile, daha büyük fırınların aynı işlemi olduğu için sülfürik ve azot oksit kadar kirlidir, ancak fark yaratan derecededir. Bitkiler ve üretim duman yığınları havaya asidik kimyasallar gönderdiğinde, yağmurla birleşir ve sonunda toprağa iner. Bu, toprakta daha az aside ihtiyaç duyan ağaçların ve bitki örtüsünün büyümesi için toprağı asitleştirir. Su sonunda göllere ve diğer su yollarına sızar, bu balıkların sağlığına zararlıdır.
En kötü suçlular hangi kimyasallardır? Çoğunlukla kükürt dioksit ve azot oksit emisyonlarıdır. Bunlar oksijen, su ve diğer oksidanlarla karıştığında herhangi bir sayıda asit bileşiği oluşturabilirler; sonunda bu asit bileşikleri ıslak veya kuru halde topraklanır.
En savunmasız bitki örtüsü, yüksek yerlerde büyüyen ağaçlardır. Bunun nedeni, gökyüzünün kendisinin bir örtü olmamasıdır; bu ağaçlar, özünde asit birikintileriyle ilk kirlenenlerdir. Asit dışkılarıyla karışan sis yapraklara düşer ve yağmur olmamasına rağmen kimyasalları harekete geçirecek kadar nem vardır. Bu, ağaçların tepesindeki hasarın neden dağ zirvelerinde ve diğer yüksek yerlerde daha yaygın olduğunu açıklar.
Bir dereceye kadar, alttaki ağaçlar, daha yüksektekiler tarafından geniş çaplı hasara karşı korunur. Kuzey Karolina dağlarındaki ağaçlar, asit yağmuru nedeniyle ağaçlara verilen dağ tepe hasarının bir örneğidir. Kirlenmiş göllerden balıkların öldüğünün kanıtını bulmak için Adirondacks’ta neler olduğuna bakın. Bu ikisi, yağmur çok asidik hale geldiğinde dünyanın her yerinde neler olduğuna dair örnekler. En büyük kirleticiler, atmosfere asidin yaklaşık %70’ini salan elektrik santralleri; diğer araçlar ise otomobiller, kamyonlar ve evleri ısıtmak için fosil yakıtların ev içi kullanımıdır.
Kalsiyum aşırı asitlenme nedeniyle tükendiğinde insan sağlığı ile hayvan ve bitki sağlığı tehlikeye girer. Diğer hastalık süreçlerine karşı daha az dirençlidirler. Tüm yaşam, bu ortak büyüme ve sağlık bağını paylaşır: Besinler yeterli miktarlarda sağlandığında, sağlıklı örnekler görülecektir; Asit bazlı kimyasalların aşırı bolluğu gibi bir şey dengeyi bozduğunda, o zaman bir zayıflama meydana gelir ve bunun sonucu hastalığa karşı dirençtir.
Bu nedenle asit yağmuru tehlikesi tüm canlılar için geçerlidir. Yıllar önce yağmurumuzun çok asitli hale geldiği konusunda uyarılmıştık. Ne yapacaktık? Çoğumuz fosil yakıtları yakmadık ve bunun suçlusu biz miydik? Hayır değildik ama bu dönüşümün bir gereği olan kömür bacalarından üretilen elektriğe ortak olduk. Şimdi bu endişenin ileri bir aşamasındayız, çok fazla karbondioksitin ve yeterince canlı bitki örtüsünün kullanılmamasının etkileri her gün damlardan bağırılıyor.
