Çölde susamış bir gezginin, yalnızca bulunduğu yere vardıklarında kumdan başka bir şey bulamadığı, “uzaktan su ve ağaçlarla dolu bir vaha” gördüğü bir film veya çizgi film izlemişizdir.
Bu fenomen, sıcak bir günde uzun bir yol boyunca seyahat ettiğinizde ve uzaktan büyük bir su birikintisi gördüğünüzde de görülebilir. Siz ona yaklaştıkça, daha da uzaklaşmaya devam eder.
Gözlerin sana oyun oynamıyor ve halüsinasyon görmüyorsun. Yaşadığınız şey, serap adı verilen optik bir bozulmadan başka bir şey değildir.
Bu yazıda tam olarak bir serapın ne olduğunu, nasıl oluştuğunu keşfediyoruz ve ayrıca farklı serap türlerine de bakıyoruz.
Serap Nedir?
Bir serap, bu fenomenin şekillenmesi için farklı değişkenlerin bir kombinasyonuna ihtiyaç duyar. Kapsamlı bir açıklamaya geçmeden önce, bir serapın ne olduğunu özetlemek için kısa bir açıklama yapmak önemlidir:
Serap, uzaktaki bir nesnenin aldatıcı bir görünümünü yaratan ışık ışınlarının kırılması nedeniyle doğal olarak meydana gelen optik bir bozulmadır.
Genellikle sıcak bir günde, yüzey sıcaklığının ve doğrudan üstündeki havanın atmosferdeki havadan çok daha sıcak olduğu durumlarda meydana gelir. Nasıl meydana geldiğini ve süreç sırasında hangi mekanizmaların rol oynadığını anlamak için daha ayrıntılı bir açıklamaya ihtiyaç duyan bir olayın basitleştirilmiş ve özlü bir özetidir.
Serap kelimesi, doğrudan “ayna” ya da “bakmak” anlamına gelen Latince mirari kelimesinden türeyen fransız fiil olan mirer’den ödünç alınmıştır. Birazdan öğreneceğiniz gibi, bu fenomenin oldukça doğru bir açıklamasıdır.
Seraplar iki tür optik distorsiyona ayrılabilir:
Alt Serap
Üstün Mirage
Onlara ayrı ayrı bakıldığında, her bir fenomenin nasıl oluştuğu ve ortaya çıkan görüntüyü neden bizim yaptığımız gibi gördüğümüz (veya algıladığımız) yakında anlaşılacaktır
Bu optik distorsiyonun en bilindik ve en sık görülen şekli, alt seraptır. Uzun bir yol boyunca seyahat ederken sıcak bir günde veya fenomenin ilk kez geniş çapta kabul gördüğü çölde görülebilir.
Bir serap, ışığın üniform olmayan tek tip özelliklere sahip bir ortamda kırılma (bükülme) kabiliyeti nedeniyle bir nesnenin yanlış yerleştirilmiş bir görüntüsünü üretebilir.
Işığın, özellikle saniyede 299 792 kilometre (saniyede 186 282 mil) hızla düz bir yolda gittiği varsayılmaktadır. Uzay boşluğunda, gerçekten de düz bir çizgide hareket eder.
Atmosfer gibi bir ortamda seyahat ederken, farklı irtifalardaki hava yoğunluğundaki fark, ışığın bükülmesine izin verir. Bunun nedeni, ışığın her zaman en kısa yolu değil, en hızlı yolu izlemesidir.
Aşağıdaki resim, ışığın bu şekilde nasıl ve neden davrandığını ve bir serapın yaratılmasına nasıl katkıda bulunduğunu açıklayacaktır. Sıcak bir günde Güneş, Dünya yüzeyini hızla ısıtır ve bu da havayı doğrudan yerin üzerinde ısıtır. Yüzeye yakın sıcak hava ile üzerindeki soğuk hava arasında önemli bir hava sıcaklığı farkı yaratır.
Optik olarak daha yoğun, sıcak havanın üzerine yerleştirilmiş, optik olarak daha az yoğun olan soğuk hava ile artık tek tip olmayan özelliklere sahip bir ortam yaratılmıştır.
Işık her zaman en hızlı geçmişi takip ettiğinden ve daha az dirençli sıcak havanın geçmesi çok daha hızlı olduğundan, ışık yere yakın sıcak havaya doğru bükülür.
Bir serapın açıklamasını basitleştirmek ve anlaşılmasını kolaylaştırmak için, resimde palmiye ağaçlarının ve suyun aynı ters çevrilmiş görüntüsü kullanılmıştır. Bu mümkün olsa da, çoğu zaman bir seraptaki nesneler, olmadığı gibi görünebilir.
Örneğin, gördüğünüz “su” yere yansıyan mavi gökyüzünden başka bir şey olmayabilir ve palmiye ağaçları, ışık sıcak ve soğuk hava katmanlarından geçerken çarpıtılan tamamen farklı bir nesne olabilir. Hatta gerçek bir nesne bile olmayabilir.